Faik Kürkçü – KABLODER Başkanı; Covid-19 Salgınının Sektördeki Etkileri
KABLODER Başkanı Sayın Faik Kürkçü ile Covid-19 salgınından Kablo sektörünün ne şekilde etkilendiğini okurlarımızla paylaştılar.
COVID-19 salgını inşaat sektörünü nasıl etkiledi? Sektör bazında ortaya çıkan ekonomik duruma karşı dernek olarak nasıl bir strateji belirleyip, ne gibi önlemler aldınız?
Ülkemizin enerji ve haberleşme gibi hayati önem taşıyan altyapılarına hizmet veren Türk kablo sektörü; toplam üretimi, gerçekleştirdiği ihracat çalışmaları, istihdamdaki payı, inşaat, enerji ve iletişim sektörleriyle yakın ilişkisinden dolayı stratejik bir öneme sahip. Biz de Kabloder olarak, Türk kablo sektörünün önde gelen üreticileri arasında yer alan 21 üyemiz ile kurulduğumuz ilk günden bu yana, sektörümüzün sorunlarının tespiti ve çözüme ulaştırılması, kalite bilincinin yaygınlaştırılması gibi konularda sektör yararına çalışmalar gerçekleştiriyoruz. Covid-19 salgınının başladığı ilk günden bu yana ve elbette içinde bulunduğumuz bu dönemde de, Covid-19 salgınını ve etkilerini yakından gözlemliyoruz. Devletimizin attığı adımları takip ediyor, alınan kararları uyguluyoruz.
Hem ofislerimizde hem de fabrikalarımızda, çalışanlarımızın sağlığını ön planda tutarak ve sosyal mesafeyi her daim koruyarak çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Ancak ne yazık ki, birçok sektörde olduğu gibi, kablo sektörü de Covid-19 salgınından olumsuz yönde etkilendi. İç pazar satışlarımız düştü, dış pazarda daralma yaşandı. Bazı firmalar kapanma kararı kaldı, bazıları kısa çalışma yöntemine geçiş yaptı. Bu durumla ilgili olarak, Gelir İdaresi Başkanlığınca, Covid-19 salgınından ve bu kapsamda alınan tedbirlerden etkilenen mükelleflerin vergi ödevlerinin yerine getirilmesi bakımından mücbir sebep hükümlerinden faydalanması amacıyla, bir tebliğ yayımlandı. Buna göre, burada belirtilen mükelleflerin Nisan, Mayıs ve Haziran aylarında vermesi gereken bazı vergilerinin beyanname süreleri Temmuz 2020 sonuna kadar; bunların üzerine tahakkuk eden vergilerinin ödeme süreleri ise Ekim, Kasım, Aralık aylarının son haftasına uzatıldı. Görüldüğü üzere, bu tebliğin amacı finansal zorluk çeken şirketlerin bu zorlu süreçten en az şekilde etkilenerek çıkabilmeleri için vergi uygulamaları politikaları ile bu şirketlere destek olmaktır.
Bu süreçte daralan hatta durma noktasına gelen inşaat sektörü de, Kamu İdaresi tarafından da mücbir sebep kapsamına alınarak ayakta tutulmaya çalışılmaktadır. Kablo sektörünün ana hammaddesi olan metal (bakır, alüminyum) üreticileri de mücbir sebep kapsamındadır. Benzer sebeplerle, kablo sektöründeki şirketlerin de mücbir sebep kapsamına alınması için Gelir İdaresi Başkanlığı’na yazı gönderilmiştir. Ayrıca, yurt dışından ithal edilen ürünlerde ilave gümrük vergisi artışı olmuştur. Ancak özellikle, başta fiber optik kablo olmak üzere, bazı haberleşme kablolarında özellikle Çin’den gelen ürünlerde vergi bulunmamaktadır. Bu durumla ilgili de, Kabloder olarak ilgili bakanlığa müracaatta bulunacağız.
COVID-19 nedeniyle başta Çin olmak üzere Türkiye’nin ihracatta rakibi olan ülkelerde pazar daralması, önümüzdeki dönemde sektör için ihracatta fırsat yaratabilir mi? Bu konudaki düşüncelerinizi öğrenebilir miyiz?
Ülkemizde faaliyet gösteren kablo üreticilerinin toplam üretiminin yarısından fazlası ihraç ediliyor. Bu doğrultuda, sektörümüzün 2019 yılındaki ihracat rakamı 2,07 milyar USD. Ancak ne yazık ki Covid-19 sebebiyle, birçok üreticimizin ihracat siparişlerinde azalma oldu ve sipariş iptalleriyle karşı karşıya kalındı. Bugün, ihracattaki en küçük fırsatı bile değerlendirmek zorunda olan sektörümüzde, özellikle sokağa çıkma yasağı esnasında, üreticilerin ellerinde kalan siparişleri veya yeni alınacak siparişleri üretebilmeleri için fabrikaların açık kalması gerekmektedir. Hali hazırda kablo ihracatının en çok yapıldığı ülkeler arasında yer alan İngiltere, Almanya, Fransa, İtalya olmak üzere Covid-19 salgınından ciddi şekilde etkilendi ve bu sebeple, bu ülkelerden gelen siparişlerde ciddi azalmalar tespit edildi. Hâlihazırda bu ülkeler de bizim gibi hala, salgının etkisi altındalar. Salgının ilk başladığı Çin’de ise hayat artık normal diyebiliriz. Dileriz Çin’deki bu normalleşme en kısa sürede, bulunan aşıların etkili olmasını ya da yeni ve etkili bir aşının bulunmasını takiben tüm Dünyayı pozitif anlamda etkiler ve eski normalimize geri dönebiliriz.
Kabloder olarak, sektörümüz için, ihracatta önümüze her daim yeni fırsatlar çıkacağına inanıyoruz; ancak, bu fırsatlardan yararlanabilmek için, üreticilerimiz başta olmak üzere, sektörümüzün tüm paydaşlarının bu salgından en az hasarla çıkmalarını sağlamak üzere çalışmalarımızı sürdürüyoruz.