26.04.2024 - Kablo Tel Dünyası Kablo-Üretim-Hammadde-Makina Teknolojileri Dergisi
Kablo Tel Dünyası

Denizden gelen enerji devrimi

Denizden gelen enerji devrimi

Dünya, dalgaların muazzam enerji potansiyelinden yararlanmaya ancak başlayabildi. Münih’ten SINN Power, bunu modüler ve uygun maliyetli bir dalga enerjisi dönüştürücüsü ile değiştirmek istiyor. Sistem, kısmen LAPP’ın bağlantı çözümleri sayesinde, ilk testleri başarıyla geçti.

Bazen en iyi fikirler, onları en az beklediğiniz zaman gelir. Philipp Sinn, otomotiv endüstrisinde danışman olarak yaptığı işin stresinden uzaklaşmak için yelken gezisine çıkmıştı. Etrafını dalgalar sardığında dalgaların içermesi gereken devasa miktarda enerji kafasına takıldı. Eve döndüğünde bu enerjiyi karmaşık teknolojiye ihtiyaç duymadan elektriğe dönüştürmenin uygun maliyetli bir yolunu tasarladı. Bu fikir, 2014 yılında kurulan SINN Power şirketinin temelini oluşturan doktora tezine dönüştü. Bugün şirket, Sinn’in bir zamanlar Münih yakınlarındaki Gauting’de yaşadığı aynı evde bulunuyor. Çalışmalarından yeni anlayışlar geliştiren 15 öğrenci ile birlikte tamamı enerji temininin geleceği üzerinde çalışan on kişi istihdam etmekte. “Onlar, şirketimizin önemli birer sütunudur” diye ifade ediyor Sinn.

Bodrum kat, tamircilere ve mucitlere ev sahipliği yapmaktadır. Metal bileşenlerin, PCB’lerin, jeneratörlerin, ölçüm ekipmanlarının ve kabloların modülleri oluşturmak için birleştirildiği yer burasıdır. Bunlar daha sonra daha büyük yüzer diziler oluşturmak için hafif bir bağlantı mekanizması ile bir araya getirilir. Her modülün altında, çapı üç metreye kadar olan ve dalgalarla birlikte alçalıp yükselen disk benzeri bir şamandıra bulunur. Bu hareket daha sonra, on metre uzunluğunda bir çubukla yukarı doğru iletilerek hareketi elektriğe dönüştüren sekiz kadar jeneratörü çalıştırır. Gelişimin bir sonraki aşaması, çubuğun yukarı veya aşağı hareket etmesine bakılmaksızın, jeneratörün daima aynı yöne dönmesini sağlayan senkronize bir dişli takmak olacaktır.

Fırtınadan sağ çıktı

Şirkette iş gelişiminden sorumlu olan Johannes Stuck, geçen kış Yunanistan’ın Kandiye şehrindeki limanda bir video çekimiyle sistemin ne kadar iyi çalıştığını gösterdi. Videoda Haziran 2018’den beri rıhtım duvarına sabitlenmiş iki adet ikinci nesil modüle bir fırtınadaki büyük dalgaların çarpması gösterilmekte. “Her şey sağ salim çıktı” diye güvence veriyor. Bu, özel tasarım ve sağlam bileşenler sayesinde gerçekleşti. Bileşenler arasında Alman dünya pazar lideri LAPP’ın dalgalara ve deniz suyuna dayanabilen kabloları ve konnektörleri bulunmaktadır.

Bu işbirliği için teşekkür edilecek kişi Hermann Robl ve onun hızlı düşünmesidir. Satış mühendisi, daha önce tanınmayan SINN Power adlı müşterinin deniz suyunda kullanıma uygun kablolar ve konnektörler için LAPP’ın onlinemağazasını gezdiğini keşfetti. Robl kesin uygulama hakkında daha fazla bilgi edinmek istedi. “Onlara ziyarette bulundum ve anında büyülendim.” LAPP, yeni kurulmuş şirketleri gerekli bağlantı bileşenleri ve teknik bilgiler ile destekliyor. “Bu teknolojinin potansiyeli muazzam” diye ifade ediyor Robl.

Kandiye’deki tesisat, canlı işletim verilerini Gauting’e gerçek zamanlı olarak aktarmakta. Her modül tam kapasitede 24 kW enerji üretmektedir. Ortalama çıktı, daha mütevazı şekilde 2,5 kilovattır ancak küçük bir şamandıra kullanılmaktadır. Şirket, çapı üç metreye kadar olan daha büyük şamandıralara sahip yeni nesil modüllere uymayı planlayarak iki kat daha fazla elektrik üretmelerini mümkün kılacaktır. En az yediye üç ölçüsünde modülden oluşan bu türde bir dizi, yılda 550.000 kilovat saat üretebilecektir: Bu, yaklaşık 100 haneye elektrik sağlamak için yeterli olacaktır.

Güç açıklarını dalga enerjisi ile kapatma

Yenilenebilir enerji kaynaklarının çoğunun paylaştığı bir dezavantaj, sürekli olarak elektrik üretememeleridir. En büyük rüzgâr türbini bile rüzgâr esmiyorsa kullanılamaz ve son teknoloji fotovoltaik üniteler geceleri elektrik üretemez. Bu açıkların temiz enerji ile doldurulması bir alternatif gerektirir. İşte burada dalga enerjisi devreye girmektedir. Temel yükü, yani diğer kaynakların yapamadığı durumlarda elektrik sağlama yeteneğine sahiptir. Bu tür bir kombinasyon, örneğin bir adada olduğu gibi merkezi olmayan elektrik üretimi için özellikle ilgi çekici bir seçenektir. Ancak teknolojinin potansiyeli bundan çok daha fazladır. SINN Power, büyük açık deniz rüzgâr santrallerinde münferit türbinler arasındaki kullanılmayan alanlara dalga enerjisi dönüştürücüler kurmayı planlamaktadır. Başka bir seçenek de onları Kandiye’deki gibi duvarlara takmaktır.

Ekvator civarındaki alanlar, bu sistemler için en iyi koşulları sunar. Johannes Stuck bunu, büyük miktarda enerjili yüksek dalgaların yeşil olarak işaretlendiği ve bu dalgaların sürekliliğinin mavi tonları ile işaretlendiği bir dünya haritasında göstererek belirtmektedir. Her ikisine de sahip olan alanlar, dalga enerjisi dönüştürücüler için mükemmel yerlerdir. Örneğin, Karayipler idealdir çünkü yıl boyu yüksek dalgalar sunar. Bölge aynı zamanda teknoloji için mükemmel bir pazar sunmaktadır çünkü Karayip adaları her yıl dizel jeneratörlerin ürettiği elektriğe 1,3 milyar Avro harcamaktadır. Bu finansal fayda ile birlikte kirletici dizel egzoz dumanlarını defetmenin de çevresel faydası söz konusudur.

Afrika’da ilk projeler

İlk araştırmalar, birçok kıyı topluluğunun bulunduğu ve çoğu zaman yetersiz güç tedarikinin söz konusu olduğu bir kıta olan Afrika’dan gelmiştir. Yeşil Burun adaları, SINN Power’a dalga enerjisi teknolojisini ticari olarak uygulanabilir bir çözüme dönüştürmeye başlama fırsatı verdi. Dalga enerjisi kullanarak bir karides çiftliğine enerji sağlama projesi 2021 yılına kadar tamamlanmış olacaktır. SINN Power, Gine liman kenti Conakry’de bir İngiliz ve İsrail konsorsiyumu için bir fizibilite çalışması da yürütmektedir. Nihai amaç, yerel bölgeye elektrik sağlamak için bir dalga santrali inşa etmektir. İlk ölçümler, kombine bir tesisatın burada sağlayacağı faydaları vurgulamaktadır. Mayıs ve Eylül ayları arasındaki yağışlı mevsimde dalgaların enerji yoğunluğu, güneş ve rüzgâr enerjisinin düşmesiyle artmaktadır.

Philipp Sinn, elektrik üretmek için dalgaların gücünden yararlanma fikrine sahip olan ilk kişi değildir. İlk deneyler 18. Yüzyıla dayansa da nihayetinde çok karmaşık ve pahalı oldukları ortaya konulmuştur. Peki SINN Power’ı farklı kılan nedir? “Modüler tasarımımız, uygun maliyetli ölçeklenebilirlik sunar” diye ifade ediyor Johannes Stuck. Şirket’in rakipleri, ihtiyaç duydukları yere çekmeden önce sistemlerini tersanelerde inşa eder. Bunlar genellikle ağır bileşenlerden oluşur ve ölçeklenebilir değillerdir. Dünyanın kıyı bölgelerinin çoğunda bu projeler için gerekli altyapı eksikliği bulunmaktadır.

Buna karşılık SINN Power, modüllerini doğrudan sahada inşa etmektedir. Bununla birlikte sistem, hâlâ yasal bir perspektiften demirlenmiş bir gemi olarak kabul edildiğinden Hanseatic Lloyd’un yetkilendirmesi gerekir. Philipp Sinn, yalnızca üç yıl içerisinde şirketinin teknolojisinin tüm rakiplerinin üstesinden gelerek pazar lideri olmasından gurur duyuyor: “Bu, on yıllardır yaptıkları büyük yatırım miktarlarına rağmen böyle.”

Tasarımın merkezi özellikleri şimdi bir dizi patentle korunmakta.

En başından beri LAPP’tan destek

2019 yılında testlerin genişlediği görülecek. Kandiye’de üç adet yeni teknik olarak gelişmiş modül kurulacaktır. Bunları 2020 yılında 35 ayrı modülden oluşan ilk yüzer elektrik santrali izleyecektir. Burada da LAPP’ın kabloları olacaktır. Entegre bağlantı sistemlerinde küresel pazar lideri, kendi ürünlerini daha da iyileştirmek için işbirliği yapmak istemektedir. Robl’un önerilerinden biri, bir yıl sonra Kandiye’deki kabloları sökmek ve kablo rakorlarındaki plastiğin değişip değişmediğini bulmak için LAPP’ın kendi tesislerinde test edilmesini sağlamaktı. SKINTOP kablo rakorlarının yanı sıra LAPP ayrıca jeneratörlerden elektriği ileten ÖLFLEX kabloları ile birlikte UNITRONIC veri aktarım kabloları ve ÖLFLEX ROBUST 210 ve PCB’lerdeki kablolama gibi kontrol kabloları da sağlar. Denizaltı kabloları da planlanmaktadır. Elektrik mühendisi Simon Krüner “BMW’de elektrikçi çırağı olarak çalıştığım zamanlardan beri LAPP’ı bilir ve ürünlerine güvenirdim.” diyor. SINN Power’da elektronik parçaların geliştirilmesinden sorumlu ve LAPP’ın desteğinden çok memnun.

Uzun süreli finansman güvencesi

Hermann Robl, SINN Power’ın teknolojisinin 2021 yılından önce hazır olmayacağını öngördüğü için önümüzdeki yıllarda bu desteğe devam edeceği sözünü verdi. Şimdiki öncelik, çok sayıda özdeş bileşenin kombinasyonu ve dalga kalıplarını saatlik ve günlük olarak önceden tahmin edebilen bir kontrolör ile maliyetleri düşürmek. SINN Power, beş yıl içinde dalga santrallerinin ürettiği elektriği, ilgili dalga koşullarına bağlı olarak kilovat saat başına on Avro sentten daha az bir fiyata satmayı hedefliyor. Bu, diğer yenilenebilir enerji kaynaklarına ve özellikle de dizel jeneratörlere karşı rekabetçi olmasını sağlayacaktır. Şirket, yatırım ortağı Schweizer Kapital aracılığıyla uzun süreli finansman sağlamıştır. “Dünya nüfusunun yüzde 60’ı kıyılarda yaşıyor” diyor Philipp Sinn ve “ve dalga enerjisi, elektrik ihtiyaçlarının önemli bir kısmını karşılayabilir” diye ekliyor.

LAPP hâlihazırda güneş enerjisi için bağlantı sistemleri gibi diğer projelerden yenilenebilir enerji tecrübesine sahiptir. 2016 yılında LAPP, entegre pompajlı rüzgar türbinleri için kablolama sağlamıştır. Max Bögl Wind’in Stuttgart yakınlarındaki Gaildorf’ta bulunan doğal enerji deposu, enerji devriminin yeni boyutlara ulaşmasına yardımcı olmaktadır. Aşırı rüzgar enerjisi olduğunda vadiden gelen su, pompaj deposuna pompalanır. Buradan, vadideki üç güçlü türbin yardımı ile düşük rüzgârlı dönemleri telafi edebilir. LAPP, çalışma sahasında tam zamanında teslimat yoluyla rüzgar türbinleri için kontrol kabloları, kalın güç kabloları ve veri kabloları sağlamıştır.

BU KONUYU SOSYAL MEDYA HESAPLARINDA PAYLAŞ
ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ